IV. Murad, 27 Temmuz 1612'de İstanbul'da doğdu. Sultan I. Ahmed ve Kösem Sultan'ın oğlu olan Murad, II. Osman'ın isyancılar tarafından öldürülmesi sonrası, amcası I. Mustafa'nın yerine 11 yaşında Osmanlı tahtına geçti. Osmanlı İmparatorluğu'nun 17. padişahı ve İslam'ın 96. halifesi olan IV. Murad, 1623'ten 1640'a kadar hüküm sürdü ve Revan ile Bağdat'ın fatihi olarak tarihe geçti.
IV. Murad, tahta çıktığında Osmanlı İmparatorluğu zor bir dönemden geçmekteydi. Devlet yönetiminde annesi Kösem Sultan'ın etkisi altında kalan padişah, Abaza Paşa İsyanı ve Bağdat'ın Safeviler'den geri alınması gibi iç ve dış sorunlarla mücadele etti. Bu dönemde, devletin can ve mal güvenliği ciddi şekilde tehdit altındaydı ve hazine tükenme noktasına gelmişti.
Abaza Mehmed Paşa'nın isyanı, IV. Murad'ın saltanatının önemli sorunlarından biriydi. Bu isyan, Kösem Sultan'ın devleti yönettiği dönemde yaşandı. Kösem Sultan, devletin içinde bulunduğu anarşi ve karışıklığı sona erdirmek için yoğun çaba sarf etti ve birçok isyanı bastırdı.
IV. Murad, idareyi tamamen ele alarak mutlak bir saltanat dönemi başlattı. Bu dönemde, İstanbul'da meydana gelen büyük yangının ardından tütün ve kahveyi yasakladı, bu yasaklarla devlet otoritesini pekiştirmeyi amaçladı. IV. Murad, ayrıca yatsıdan sonra fenersiz dışarı çıkma yasağı getirdi ve bu yasakları şiddetle uyguladı.
IV. Murad'ın döneminde, Nef'i, Hezarfen Ahmet Çelebi, Lagari Hasan Çelebi gibi önemli şair ve bilim insanları yaşamıştır. Hezarfen'in Galata Kulesi'nden Üsküdar'a uçuşu ve Lagari Hasan Çelebi'nin roket benzeri bir aletle uçuşu, dönemin bilimsel gelişmeleri arasında yer alır.
Sert ve disiplinli bir kişiliğe sahip olan IV. Murad, emirlerinin kesinlikle yerine getirilmesini beklerdi. Fiziksel kuvvetiyle de tanınan padişah, pehlivanlarla güreşir, cirit ve okçulukta ustalığıyla bilinirdi.
IV. Murad, Safevîler'e karşı yürütülen savaşlarda önemli zaferler elde etti ve Bağdat Seferi ile Osmanlı topraklarını genişletti. 1639'da sağlık sorunları nedeniyle durumu kötüleşen IV. Murad, 1640 yılında vefat etti. Ölümü, Osmanlı İmparatorluğu için büyük bir kayıp olarak kabul edilir.